Geçen maça göre kadro neredeyse yenilenmişti. Cezalı Selçuk ve sakat olan Emre ve Serdar Kesimal ile birlikte hocanın tercihi nedeniyle Mehmet Ekici ve Kazım kesik yemiş ve milli takım 5 yeni oyuncu ile maça başlamıştı. Sakatlığı geçen Servet defanstaki yerini alırken orta sahada Selçuk Şahin-Mehmet Topal ikilisine sonradan kadroya dahil edilen Yekta eklenmiş, Umut forvette yerini alırken Burak sağ kanata kaydırılmıştı. Son dakikada gelen Kazakistan galibiyeti bizi grupta 2. sıraya yerleştirirken bu maçın öncesinde yapılan açıklamalardan milli takımın 1 puan için Avusturya'ya geldiğini anlıyorduk. Maça topun kontrolünü rakibe bırakıp oyunu kendi sahamızda kabullenerek başladık. Avusturya özellikle Alaba ile defansımıza çok zor anlar yaşattı ve kalemizde etkili oldu. Orta alanda pas yapmaya başlamamız ile birlikte top hakimiyetimiz bizleri yavaş yavaş pozisyona sokmaya başladı ancak milli takımda her şeyi Arda'dan yapmasını bekleme hastalığımız bizi yine yavaşlattı ve oyunumuz tek bir plan üzerinden yürümeye devam etti.
Burak ile girdiğimiz tek pozisyon haricinde etkili bir atağımız yoktu keza Avusturya'da çok tehlikeli bir atak geliştiremedi. İkinci yarı başlarken Avusturya'nın daha agresif olabileceğini düşünmüştü ama kadro yapıları itibariyle bunu yapmaları çok zor. Eksik ve formsuz bir Türkiye karşısında dahi oyunu yönlendiremiyorlar. İkinci yarı özellikle Sabri'nin ortasında -ki bu çok sık gerçekleşen bir şey değil- Burak güzel vurdu ama top direkten döndü. O dakikaya kadar maçın tümünde izlediğimiz en etkili pozisyon buydu. Çokça duran ve yavaş bir tempoda giden maç izleyenler için adeta eziyet halini aldı. Uefa başkanı Planiti bile daha fazla dayanamayıp maç bitmeden stattan ayrıldı. Her iki takım oyundan düşmeye başladığında oyuncu değişikliklerini bekledim ama Hiddink pek oralı olmadı. Avusturya oyuncu değişiklikleri ile oyunu değiştirmeye çalışsa da başarılı olamayınca oyun son dakikalara kadar sıkıcı bir halde sürdü. Son dakikalarda Selçuk Şahin'in içine Xavi kaçmış bir şekilde attığı mükemmel pası kontrol eden Burak, Avusturya kalecisi tarafından düşürülünce penaltı kazandık ve şans kapımızı resmen kırıp içeri girdi. Kazakistan maçındaki penaltı faciasından sonra yine aynı maçın son dakika kahramanı topun başına geldi ama sonuç yine aynı oldu. Üst üste iki maçta penaltı kazanmamıza ve bu penaltılar oyunu lehimize çevirecek dakikalarda olmasına rağmen bunlardan yararlanamadık ve maç 0-0 sona erdi. Gelirken bulunduğumuz 2.lik durumunu maç sonunda da sürdürdük. Kalan iki maçımızda bu pozisyonu devam ettirip play-off kovalamaktan başka şansımız yok. İyi oyun zaten bize uzak, hep zor bir dönemden! geçiriyoruz ülkece.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder