23 Mart 2015 Pazartesi

Fenerbahçe 1 Beşiktaş 0

Fenerbahçe yine kaotik bir ortamda maça başladı. Galatasaray maçından sonra Beşiktaş'ı da yenmek zorunda olduğu bir maça çıkıyordu. İkinci yarı için derbiler evimizde daha avantajlıyız diyen Fenerbahçe, Trabzonspor maçı haricinde diğer 2 derbiyi kazanmasını bildi ancak deplasmanda ve içerde olmadık maçlarda saçılan puanlar Fenerbahçe'yi bu galibiyetlere rağmen liderliğe taşımıyor. Fenerbahçe Galatasaray maçında alınan ceza nedeniyle kale arkası tribünlerin desteği olmadan maça çıktı, son dakika Gökhan Gönül sakatlandı ve sağ bek pozisyonunda kimsenin beklemediği Mehmet Topuz ismiyle karşılaştık. Kadro Emenike hariç doğru gözüküyordu. Emenike yine Emenike'liğini yaptı ve golü kaçırdı, bir başka pozisyonda da topu kontrol edemeyince film koptu. Meireles sakatlandı, devre arası Emenike çıktı ve en sonunda ikinci yarının başında Dirk Kuyt sakatlanarak oyunu terk etti. Bekir mi Diego mu girsin tartışmasını kimin fikri olduğunu bilmememize rağmen Diego kazandı. Tüm bu karmaşa 50 dakika gibi kısa bir sürede gerçekleşti. 


Fenerbahçe ikinci yarı daha fazla yüklenmeye, Diego'nun girişi ile topu daha iyi kullanmaya başlasa da, aynı Galatasaray maçında olduğu gibi gol pozisyonlarına rakip takım girdi. Bazılarında Volkan kurtardı bazılarında da onlar kaçırdı. Senaryo birebir Galatasaray maçı gibi şekillendi. Tek fark gol biraz daha geç geldi. Fenerbahçe sol kanattan atak başlatmak isterken topu kapan Beşiktaş stoperi Necip hızla hücuma çıktı ve gol aramak için atağa katıldı, Fenerbahçe topu kaptığında Beşiktaş stoperi Fenerbahçe stoperleri ile aynı hizadaydı, ardından Webo'ya atılan uzun topta Atiba, Necip'in yerine hava topuna Ersan ile beraber çıktı ancak Webo bu hava mücadelesinden galip çıktı ve akıllı bir pasla topu Sow'a aktardı, mübarek gelişine öyle güzel vurdu ki, sonrası tam bir mutluluk, sevinç ve stresten kurtulma zamanıydı. O golle birlikte Fenerbahçe yeniden lige ortak oldu.




Yukarıdaki fotoğraflara iyi bakın. İlkinde seyirci ile olan münasebeti dün akşam sona eren Emenike kendi kafasına göre formayı çıkarıp sahayı terk etmeye kalkıyor. Ardından binbir yalvarış sonucu çıkardığı formayı giymek zorunda kalıyor. Devre arası oyundan alınıyor ve stadı terk ediyor. Dün akşama kadar Fenerbahçe seyircisi Emenike'nin kahrını çekti ve artık bardak taştı. Aziz Yıldırım ve İsmail Kartal oyuncunun arkasında dura dura bu formsuz adamı bitirdiler. Bunca kötü oyuna rağmen her maç ilk 11'de sahaya çıkan adam da kendini nimetten saymaya başladı. Bu seyirci ile girdiği ilk tartışma değil, eğer Fenerbahçe yönetimi ve maç sonu hala ona destek olun diyen İsmail Kartal bu adamın biletini kesmezse son da olmuyacak. Artık gol kralı da olsa, takımı şampiyon da yapsa, eskiye dönülmeyecek. Taraftar onu desteklemiyecek ve ne zaman sahaya çıkarsa hep yedekte bekleyen forvetin ismini dün akşam olduğu gibi duymak zorunda kalıcak. Atılan golle Fenerbahçe'nin forvetinin kim olduğunu taraftarın, İsmail Kartal ve Aziz Yıldırım'dan daha iyi bildiğini de görmüş olduk. Emenike'nin Fenerbahçe kariyeri dün akşam itibariyle sona ermiştir. Fenerbahçe formasını böylesine fütursuzca çıkarıp tekrar giymeye hakkı yok. Kimse Fenerbahçe seyircisine rağmen bu takımda kalmaya devam edemez.

9 Mart 2015 Pazartesi

Fenerbahçe 1 Galatasaray 0


Fenerbahçe önce Trabzonspor sonra Akhisar'a içeride puan kaybedince liderliği kaybetti. Galatasaray 4 puanlık avantajla Kadıköy'e geliyordu. Fenerbahçe bu maçı mutlaka kazanmalı ve yarışa yeniden ortak olmalıydı. Hem Galatasaray hem Fenerbahçe olabilecek en hücumcu kadroları ile sahadaydı. Mücadeleye Fenerbahçe'nin baskılı başlamasını beklerken, ilk hamleler Galatasaray'dan geldi. İlk dakikalarda oyunu kontrol eden Galatasaray, Burak ve Selçuk ile gole yaklaştı. Selçuk'un şutunu çıkaran Volkan Demirel maç boyunca kalede mükemmmel bir performans sergiledi. İlk yarının son 25 dakikasında ise Fenerbahçe oyunu dengeledi ve rakip yarı sahada daha etkili oldu. İlk yarıda her iki takımda gol atmayı başaramadı. 



İkinci yarı Hakan Balta'nın yerine Koray Günter defansta yerini aldı. Fenerbahçe ikinci yarı daha fazla hücum daha fazla risk ile sahadaydı. Üst üste kaçan goller,direkten dönen toplar bu maçtada yine şanssızlığımızı sürdürecek miyiz sorusunu akıllara getird. Webo ve Alper hamlesi ile şekillen hücum hattı oyunu iyice rakip sahaya yıktı. Kuyt'un golünden hemen önce Hamit'in muhteşem şutunu çıkaran Volkan Demirel maçın kaderini birkez daha değiştirdi. Fenerbahçe Mehmet Topal'ın harika pasında Kuyt ile golü buldu ve Galatasaray karşısındaki gelenek devam etti. Fenerbahçe böylece hem kendini hem de Beşiktaş'ı yeniden mücadelenin içine dahil etmiş oldu. Ligin bu sezon daha da zorlaşaçağını söylemeye gerek yok. 


Fenerbahçe puan kayıpları ile devam eden hatta evinde dahi galibiyet alamaz olduğu bir süreci olabilecek en güzel şekilde Galatasaray galibiyeti ile sonlardırmış oldu. Hem puan farkının azaltılması hem yarıştaki en önemli rakibimize karşı ele geçirdiğimiz psikolojik üstünlük takıma yeniden bir inanç ve özgüven sağlıyacaktır. Bu saatten sonra az hata yapan,girdiği pozisyonları bir şekilde gol yapmasını bilen ve en önemlisi inancını asla kaybetmeyen takım mutlu sona ulaşıçak. O takım inşallah Fenerbahçe olur.