Maça yine deplasmandaki oyun anlayışımız ile başladık. Oyunun kontrolünü rakibe verirken pozisyonları Alex ile Niang'ın ayaklarına bırakmıştık. İlk dakikalar karşılıklı ataklarla geçerken Karabük'ün oyuna asılacağı ve bizi zorlayacağı belliydi. Selçuk ve Niang ilk 11'de yerini almış ancak Fenerbahçe uzun toplarla fiziki açıdan yetersiz durumda olan Niang'ı buluşturmakta ısrar edince ileri uçta etkisiz kalmıştı. İlk yarı her iki takımın eşit sayıda atagı ve pozisyonu ile geçerken her iki takımda birbirine üstünlük sağlayamıyordu. Karabük ileride Angelov'u topla buluşturmaya çalışırken Fenerbahçe'de Alex ve Niang'ı pozisyona sokmaya çalıştı ilk yarı boyunca. Deplasmandaki bu pasif oyun anlayışı her zamanki gibi bizi sıkıntıya sokarken İzmir'de golü bulan Trabzonspor'u rahatlatmıştı. İkinci yarı öncesinde durum Trabzonspor ve Karabük lehine Fenerbahçe'nin ise aleyhine idi.
İkinci yarı başlangıcında Aykut Hoca; Semih, Guiza ve Caner'i ısınmaya yollamıştı. İlk yarıda sarı kart gören Stoch yerine sol kanata bir hamle yada golü bulmak için forveti çiftlemek alternatifler arasındaydı. Tüm bu hamleler düşünülürken Fenerbahçe oyunun kontrolünü eline almaya ve rakip kalede pozisyon bulmaya başladı. Alex ile girdiğimiz ilk pozisyon bunun sinyaliydi. Ardından ara pasta Karabük defansı ıska geçince Lugano'nun vuruşu ile golü bulduk ve rahatladık. Hemen ardından Bucaspor'un gol haberi kısa bir şaşkınlığa sebep olsada Trabzonspor'un santra ile golü bulması neticesinde her maçı kendimizin kazanmamız gerektiği birkez daha açıkça ortaya kondu. Maçın geriye kalan dakikalarında Baroni ve Semih hamleleri ile orta alanı kuvvetlendirmeyi ve topu ileride tutmayı hedefledik ve son dakikaları vakit geçirmek için rakip sahada top yaparak ya da korner bayragı etrafında geçirerek tamamladık. Bu galibiyet ile liderliğimizi sürdürürken Trabzonspor'da bizi takibini devam ettirdi. Evimizde oynuyacağımız Ankaragücü maçını taraftarımızın müthiş destegi ile galibiyet ile tamamlayabiliriz ancak son deplasman maçında bu sezonki tüm deplasman maçlarının aksine erken gollerle işi bitirmeli ve mutlu sona ulaşmalıyız zira taraftarın bir son maç sendromu daha kaldıracak hali yok.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder