Maç nedense anlamzsız bir gerginlikle başladı. Özellikle Diyarbakır'ın sertlikle rakibi durdurmaya çalışmasına, maçta ne yaptığını çözemediğim hakemde etkilenince ilk 10 dakika horoz dövüşü izledik. Diyarbakır yakaladığı bir kontraatak sonrası Fenerbahçe defansınında yardımıyla golü bulup öne geçince oyunda dengeler değişti ve Fenerbahçe paslarla rakip sahaya gitmeye başladı. Bu paslaşmaların neticesinde çok güzel bir şeklide rakip sahaya giden Fenerbahçe en son topla buluşan Gökhan Gönül'ün muhteşem vuruşuyla eşitliği sağladı. İkinci yarı Fenerbahçe kalitesini ve kondüsyonunu sahaya daha iyi yansıtınca skorda çok kısa sürede değişti ve Fenerbahçe maçtan 3-1 galip ayrıldı.
Fenerbahçe defansının hareketli ve hızlı forvetlere karşı etkisizliği bu maçta ilk golde ve ardından Diyarbakırspor'un yakaladığı pozisyonlarda ortaya çıktı. Bilica-Lugano aralarına atılan toplarda sık sık hata yaptılar. Gökhan defansta yine mükemmel oyununu birde muhteşem golle süsledi. Alex'in yokluğunda çift forvet olarak sahaya çıkan Fenerbahçe'de Semih sakatlıktan yeni çıkmasına rağmen ileride topu tutmak açısından ve takımı ileriye taşımada çok gayretliydi. Santos ve Kazım ise takımın en iyileri olarak göze çarptı. Kazım her geçen gün oyununu geliştiriyor bu akşamda bulduğu gol ve topu taşımada mükemmeldi. Daum'un gelişiyle oyununu geliştirdiğini söykeyebiliriz. Santos ise topu ileri taşımada ve verkaçlarla pozisyon üretmede takımın en iyisiydi. Fenerbahçe geçen seneye göre deplasmanlarda daha istekli ve pozisyon bulmakta sıkıntı çekmiyor buda puan kayıplarını en aza indiricektir. Fenerbahçe özellikle şampiyonluktan uzaklaştığı yıllarda genel olarak puan kayıplarını Anadolu takımlarıyla deplasmanda yaptıkları maçlarda yaşamıştı. Bu sene Denizlispor ve Diyarbakırspor deplasmanlarıyla başlayan bu süreç umarım devam eder.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder