Araba yol boyunca sürekli savruldu. Lastiği patladı, su kaynattı, hatalı sollama yaptı ve en sonunda uçurumdan aşağı yuvarlandı. Sürücü belkide dünyadaki en iyi sürücülerden biri ama o bile idare edemedi bu arabayı. Araba devrildikten sonra yol gösterilen bir ülkeye geldi sürücü ve iyi maaş verdiler bu da dert oldu ahaliye ve en sonunda pandoranın kutusu açıldı. Artık o gitsinler, bu gelsinler, ihanetler, küfür kıyametler, o olmalıydı, bu olmamalıydılar falan çok konuşulacak. Yeni bir araba yapmamız için gerekli motor ve teknolojiye sahip olduğumuzdan dem vurulucak, dünya'nın en iyi arabasını yapabileceğimiz anlatılıcak üstelik duygusal!! bir araba yapalım denicek. Herkes yarışın sonuna ulaşırken biz diğer yarışların derdine düşücez yine başkasının yaptığı yarışları izliyeceğiz.
Tüm bu karmaşa sona erdi. Böylesine acımasız eleştirilerin yapıldığı, kadronun sürekli değiştiği, her elenmeyle yeni bir yapılanmanın başlatıldığı ülkemizde yeniden başa döndük. Hoca gitsin, bu oyuncular ruhsuz, hainler, kafirler falanlar filanlar. Şimdi kim gelsin kim gitsin, o hükümete, bu basına, şu sana, bu bana yakın diyerek kendi dünyamızda yaşamaya devam edicez. Televizyonda biz Hırvatistan'dan daha iyiyiz, Modric'i kim tanıyor gibi yorumlar yapan adamlar ekranı işgal ettikçe bu döngü devam edicek. Biz yine tv başında biralar elimizde Portakalları izliyeceğiz. Dünya Kupası elemelerinde aynı gruptayız ama bizim ayarımızda değiller. Biz en iyiyiz, arabamız hızlı, sürücümüz muhteşem ama ehliyeti 2 senede bir kaptırıyoruz. Hadi hayırlı traşlar...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder