Askerlik bitince insanda büyük bir durgunluk ve sivil hayata adapte olmakta sıkıntılar yaşanıyor. Kısa dönem asker olarak Sivas'ta 5.5 ayı geçirdikten sonra dün eve yeniden döndük. Buraya kadar sevinç içerisinde geçen yolculuk, aile efradı ile kucaklaşmalar, hasret gidermeler en sonunda Fenerbahçe maçının başlaması ile tavan yaptı. Askerlik derdi baştan atılmış, ligin son haftasında maçı dışarıda izleme fırsatı yakalanmış, mezeler, rakılar hazır vaziyette maç saati ve şampiyonluk beklenir olmuştu. Guiza'nın golüyle nirvanaya eren bünye ardından gelen Trabzon golü, bir türlü kaleye girmeyen toplar,s tadta yaşanan saçmalıklar ve en sonunda Denizli macerasının üzerine yeniden yaşanan bir kaos ve üzüntü ortamı. Maçın taktik-teknik analizinden, dönen tüm saçma muhabbetlerden ziyade renkli başlayan bir günün 21.45 itibariyle yeniden flulaşması ya da tamamen kararması. Fenerbahçe'ye hep sevdik, yine deliler gibi destekliyecez ama yaşlandıkça bu son maç festivallerini kaldırabilecek bir kalp yapım olucağını sanmıyorum. Şampiyonu tebrik etmek önemli bunu ileride sakin kafa ile daha iyi irdeliycez ama birileride artık için ucundan tutsun ki, sezon sonu travmanalarına maruz kalmayalım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder